
Gökkuşağı Gibi Renkli Peru-4
Peru Gezi Notları-4
Gökkuşağı Gibi Renkli Peru-4
PUNO
Cusco’dan akşam 10.30’da bindiğimiz otobüsümüz ertesi gün sabah saat 7’de Puno’ya varıyor. Otelimize yerleşip kahvaltımızı ettikten sonra hiç dinlenmeden gezimize başlıyoruz.
Titicaca, Bolivya ile Peru arasında yer alan bir göl. İki ülkeyi ayıran sınır gölün ortasından geçmekte. Peru tarafında Keçuva dili konuşulurken, Bolivya tarafında Aymara dili konuşulmakta. Burası, Venezuela’daki Maracaibo Gölü’nden sonra Güney Amerika’nın en büyük tatlı su gölü. Göl yaklaşık 8 bin 300 kilometrekare büyüklüğünde ve deniz seviyesinden 3810 metre yüksekliğinde; bu özelliğiyle aynı zamanda dünyanın üzerinde taşımacılık yapılan bu yükseklikteki en büyük gölü. 1978 yılında Titicaca Ulusal Rezervi adı altında koruma altına alınmış.
Titicaca
Turist teknesiyle Titicaca Gölü üzerinde Urosların yaşadığı adaya gidiyoruz. Totora adı verilen sazlıklardan oluşan adada bizi rengarenk elbiseleriyle ada sakinleri karşılıyor. Bize ada yaşamını teatral bir gösteri ve şarkılar eşliğinde anlatıyorlar ve daha sonra evlerinin içini gezdiriyorlar. “Mercedes” adını verdikleri gondollarla ada etrafında geziyoruz.
İnkaların tanrısı olan Güneş tanrısı İnti’nin bu adada doğduğuna inanılıyor. Bilinen ilk İnka kralı Manco Capac ile karısının İnti tarafından adadaki kedi başı şeklindeki kayaya bırakıldığı rivayet ediliyor.
Buradaki göl manzarası ruhumuzu dinlendiriyor ve tüm yorgunluğumuzu atıyoruz.
Dönüşte Puno merkezi geziyoruz. Peru’nun tüm şehirlerinde olduğu gibi burada da merkezin adı Plaza de Armas. Puno’yu küçük ama sevimli buluyoruz. Yerelliğini hala koruyor.
Plaza de Armas, Puno
Akşam yemeğimizi meydana bakan Mojsa Restaurantta yiyoruz.